İstanbul toprakları çağlar boyunca birçok farklı kültüre ev sahipliği yapmış, muhteşem ve aynı zamanda ünlü mimarlar yetiştirmiştir. Ayrıca hayal güçlerini kullanarak muhteşem yapılar inşa etmişler ve birçoğu ziyarete açık. İşte İstanbul’un eşsiz mimari harikaları…
1. Ayasofya
Sözlere ve görmeye doyamadığımız bu muhteşem yapının İstanbul’un bir simgesi olduğunu söylemek sanırım yanlış olmaz. Hem İstanbul hem de dünya mimarisi için büyük önem taşıyan bu kilise, Doğu Roma İmparatorluğu tarafından 3 kez yaptırılmış ve en büyük kilisedir. O dönemde hükümdarların taç giydiği en büyük kilise, günümüzde müze olarak ziyarete açık. Öğrendikçe sizi şaşırtacak birçok bilgiye sahip olan Ayasofya’yı ziyaret etmenizi öneririz.
2. Sultanahmet Camii
Ayasofya ve Sultan Ahmet camisinden bahsetmemek olmaz. İstanbul’un siluetinin bir başka parçası da tarihi yarımada üzerindeki Sultan Ahmet Camii’dir. Yabancıların Sultanahmet Camii dediği bu cami her noktası için ayrı düşünülmüş ve yeni bir anlayışla farklı bir şekilde inşa edilmiştir. Caminin içini daha büyük, aydınlık bir gökyüzü gibi gösteren çok sayıda mavi ve daha önce kullanılmamış birçok pencereli muhteşem çinileri vardır, Sultanahmet Camii adının buradan geldiği söylenir.
3. Topkapı Sarayı
1400’lü yıllarda Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan bu saray, 19. yüzyıla kadar Osmanlı padişahlarının resmi adresi olmuş ve yönetim, sanat ve eğitim merkezi olarak kullanılmıştır. Dünyanın en bilinen 22 pırlantası arasında yer alan ve 86 karat olan Kaşıkçı Pırlanta da Topkapı Sarayı’nda sergileniyor.
4. Galata Kulesi
Bizans İmparatorluğu tarafından deniz feneri kulesi olarak inşa edilen ve bir dönem yangın gözetleme kulesi olarak kullanılan İstanbul denilince akla gelen bir diğer muhteşem mimari eser, panoramik manzarasının yanı sıra kartal kanatlarını takan Hazarfen Ahmet Çelebi gibi tarihi olaylardır. Üsküdar’a uçan Ümit Yaşar Oğuzcan’ın oğlu da orada intihar etti. Artık restoranında gezip yemek yiyebileceğiniz bir yer olarak kullanıma açık ve Galata Kulesi’ne ilk tırmandığınız kişiyle evlenirseniz insanlar arasında da bir inanış var.
5. Kız Kulesi
Üsküdar’da Roma İmparatorluğu’na ait tek eser olan ancak asıl amacı Boğaz’ı kontrol altına alıp fener olarak kullanmak olan Kız Kulesi hakkında çeşitli hikayeler var. Ayrıca en ilginç kullanımlarından biri de 19. yüzyılda İstanbul’da yayılan salgın hastalık olan vebanın bulaştığı insanları izole etmektir. Şimdi restoran olarak kullanılıyor, düğünlere ve diğer organizasyonlara ev sahipliği yapıyor.